Bazı Bilgiler

DENEME
Yazarın, herhangi bir konuda duygularını, düşüncelerini iddiasızca , kesin sonuçlara varmaksızın açıkladığı yazı türüdür. İnsanı ilgilendiren her şey deneme konusudur. Üslubu senlibenli, sıcaktır. Yazar kendi kendisiyle konuşuyormuş gibidir.

HİKAYE
Olmuş ya da olma olasılığı bulunan olayları anlatan kısa yazılara hikaye denir. Hikayede (öyküde) olay fazla genişletilmez. İkinci plandaki kişilere yer verilmez. Kahramanların yalnız bir yönü ele alınır. Ele alınan kişiler yaşamlarının belli ve kısa bir anı içinde izlenir.
Roman ve hikaye arasındaki farklar:
1-Hikaye kısa, roman uzundur.
2- Hikayede çevre dar, romanda geniştir.
3- Hikayede bir yada birkaç olay, romanda ise birbiriyle ilgili birçok olay bulunur.
4- Hikayede kahramanlar bir yönden ele alınırken romanda çeşitli yönlerden ele alınır. Romanda kişi sayısı çoktur.

ANI
Bir kişinin kendi yaşamıyla birlikte yaşadığı dönemde tanık olduğu ya da duyduğu olayları anlattığı yazı türüdür. Yaşanmışı anlatır. Bu yüzden geçmişe ait önemli bilgiler de bulunur. Tarih için önemli bir kaynaktır. Çünkü devrin kişileri ve önemli olaylara yer verir.

VİRGÜL
1-      E ş görevli kelime ve kelime gruplarını ayırmak için konur.
Sessiz dereler, solgun ağaçlar, sarı güller…
2-      Sıralı cümleleri ayırmada kullanılır.
Bir varmış, bir yokmuş.
3-      Cümledeki özel olarak vurgulanan ögeden sonra konur.
Biz her vasıta olan, yalnız ve ancak, bir açıdan istifade ederiz.
4-      Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş ögeleri belirtmek için kullanılır.
Roman ,sizin tahmin ettiğinizden daha zor bir yazı türüdür.
5-      Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur.
Akşam, yine akşam, yine akşam
6-      Tırnak içine alınmayan aktarma cümlelerden sonra konur.
Atatürk, istikbal göklerdedir, dedi.
7-      Konuşma çizgisinden önce konu r.
Amcasına,
-Bakkala gidiyorsan beni bekle, dedi.
       8-   Anlam karışıklığını önlemek için kullanılır.
             Bu gece , eğlenceleri içine sinmedi.
9-      Hitaptan sonra kullanılır.
Sevgili Arkadaşım,
10-      Bibliyografik künyelerde yazar,eser,basımevi vb. maddelerden sonra konur.
Muharrem Ergin, Dede Korkut Kitabı, Ankara,1958
Bibliyografik  künyelerde yazarın soyadı önce yazılmışsa Ad ve Soyadı arasına da virgül konur.
Ergin, Muharrem, Dede Korkut  Kitabı, Ankara, 1958

11-   Ara söz ve ara cümleleri ayırmak için kullanılır.
Şimdi, izin verirseniz, size bir soru sorayım.
12-   “Hayır,yok,evet,peki,tamam vb.” kelimelerden sonra konur.
Evet, ben de o filmi izledim.

NOT: “ Ve, veya,yahut” bağlaçlarından önce ya da sonra virgül kullanılmaz.

“da/de” bağlacından sonra virgül kullanılmaz.

“-ınca/-ince” anlamındaki zarf-fiil görevinde kullanılan “mı/mı” ekinden sonra virgül kullanılmaz.
Zarf-fiil ekleriyle oluşturulmuş kelimelerden sonra virgül kullanılmaz.

NOKTA
1-      Sayılardan sonra sıra bildirmek için konur.
Karşı apartmanın 3. katında oturuyorum.
2-      Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra konur.
Mektuplar ikiye ayrılır:
1.       Özel mektuplar
2.       Resmi mektuplar
3-      Tarihlerin yazılışında gün, ay, yılı gösteren sayıların arasına konur.
Bu yıl sınav 15.05.2007 tarihinde yapılacak.
4-      Saat ve dakika gösteren kelimelerin arasına konur.
13.15’te toplantı başlayacak.
       5-   Bibliyografik künyelerin sonuna konur.
             Osman Göker, Uygulamalı Türkçe Bilgileri I, MEB Yayınları, İstanbul, 1996.

NOKTALI VİRGÜL
1-      Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur.
Üçgen, açı, kenar matematik; kafiye, redif, şiir edebiyat terimleridir.
2-      Ögeleri arasında virgül bulunan cümleleri birbirinden ayırmak için konur.
Şaşkınlıkla, korkuyla çevresine bakındı; hızlı adımlarla , titreyerek oradan uzaklaştı.

DEYİM
En az iki sözcükten oluşan ve bu sözcüklerden en az birinin gerçek anlamından çıktığı kalıplaşmış söz öbeklerine “deyim” denir.
Özellikleri
1-      Deyimlerin sözcükleri ve sözcüklerinin yerleri değiştirilemez.
“Kulağına küpe olmak “yerine “parmağına yüzük olmak” denemez.
2-      Az sözle çok şey anlatılır.
Yüz bulmak      (şımarmak)
3-      Biçim yönüyle ikiye ayrılırlar.
a-Söz öbeği biçiminde: Özü sözü bir  vb.
b-Cümle biçiminde: Kuş uçmaz kervan geçmez. Vb..
4-      Genel kuralları değil, özel durumları ifade ederler. Başına buyruk  vb…
5-      Deyimlerin amacı atasözleri gibi yol göstermek, öğüt vermek değildir.
6-      Deyimlerin çoğunda sözcüklerden en az biri mecaz anlamında kullanılmıştır.
Çamur atmak (Bir kimseyi lekelemeye çalışmak.




KÜTÜPHANE

Candan özge candır bana
Kitaplar dostluktan yana
Yol gösterir tüm cihana
Kütüphane dünyam benim

Ana sevgisinden sıcak
İnsanlığa açar kucak
Raflarında binbir çiçek
Kütüphane yuvam benim

Dört tarafı inci, mercan,
Her sayfada bir heyecan
Ruhumuza can verir can,
Kütüphane deryam benim

Kitaplara eyle nazar
Cahil mezarını kazar
Her satırda sevgi yazar
Kütüphane aynam benim

Hikayede çatık kaşlar
Romanda dökülür yaşlar
Hayat kitaplarla başlar
Kütüphane sılam benim

Yaşatırsın yücelerde
Gurur kalmaz nicelerde
Yol alırım hecelerde
Kütüphane sevdam benim

ELEŞTİRİ(TENKİT)
Bir düşünce, sanat ve edebiyat eserini inceleyerek onun olumlu ve olumsuz yanlarını ortaya koyan açıklama, karşılaştırma ve değerlendirme yapan yazılardır. Eleştiri eserlerin ve sanatçıların daha iyi anlaşılmasını sağlar. İyi eleştiri esere bağlı kalmalı ön yargısız olmalıdır. Değerlendirmeler eserin bütünlüğü içinde yapılmalıdır.

İKİ NOKTA
1) Bir cümle veya sözcükten sonra yapılacak açıklamalardan önce kullanılır.
ÖRNEK: İki büyük nimetim var: Biri anam, biri yarim
2) Örnek verilecek cümlelerde örneklerden önce kullanılır.
ÖRNEK: Bir saatte çok şey anlattı: ad, sıfat, zamir,zarf
NOT: İki noktadan sonra gelen bölüm cümle biçiminde ise büyük harfle başlar. Ancak örnekler sıralanıyorsa ve bu örnekler özel isim değilse küçük harfle yazılır.
3) Aktarma cümlelerinde tırnak işaretinden önce kullanılır.
ÖRNEK: Yahya Kemal: "Mısra benim namusumdur." der.
4) Karşılıklı konuşmalarda konuşma çizgisinden önce kullanılır.
ÖRNEK: Karanlıkta bir ses duyuldu:
-Ali Çavuş, Ali Çavuş
5) Gönderme, sıralama ve kataloglarda yazar ve yapıt adı arasında kullanılır.
ÖRNEK: Ömer Seyfettin: Kaşağı, Falaka, Beyaz Lale